İçinde bulunduğumuz ay Ramazan ayı, rahmet ayı, bereket ayı, barış ayı, sevgi ayı... Anlamına uygun davranalım.
Bu topraklar sevginin ekildiği, barışın yeşerdiği, kardeşliğin biçildiği topraklardır. Bu topraklar samimiyeti, iyiliği ve güzelliği barındırır. Bu topraklarda kötü şey yeşermez, kötü şey yetişmez. Bu topraklarda kötü ne varsa inanın bize ait değildir ve ne diyorsa inanmayın, doğru değildir. Bu topraklarda Yunus Emre'ye inanın, bu toprağın insanı Mevlana'ya inanın.Mevlana demişken bir sözü vardır çok severim, bugünlerde hatırlatmak gerektiğini düşündüm; "Suskunluğum asaletimdendir her lafa verecek cevabım vardır elbet. Ama bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye"
Çok güzel sözdür, çok anlamlı sözdür. Bu topraklar hep doğru söylemiştir, hep güzel söylemiştir. Ne demiştir mesela;"AKIL YAŞTA DEĞİL BAŞTADIR" demiştir. Öyle ya görmedik diye her yüzyılda bir ateşi mi bulacağız? Yada nasıl oldu göremedik diye her doğan çocuğa ateşi yeniden mi bulduracağız? Kitaplar ne için var? Siz okumuyorsunuz diye kimse okumuyor mu sanıyorsunuz? Komik olmayın...
Bu toprakların yetiştirdiği büyük insan, kurtarıcımız ATA'mız Büyük Atatürk ne demiştir;"Ey yükselen yeni nesil istikbal sizindir Cumhuriyeti biz kurduk onu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz". Ne güzel söylemiş, ülkesini, geleceği tam da olması gerektiği gibi gençlere emanet etmiş.
Evet herşey değişiyor. Önemli olan değişimi yakalayabilmek, çağı yakalayabilmek, çağdaş olabilmek. Biz siyasetimizi kişiler üzerine değil, olaylar ve fikirler üzerine kuruyoruz. Ve akılla bilimle Büyük Atatürk'ün açtığı aydınlık yolda yürümeye devam edeceğiz. Çoban Ateş'ini Marmaris'ten yaktık. Bu oyunu biz bozacağız.